1- "Kur'an"
ismi birçok ayetlerde gelmiştir. Teala Hazretleri: "Kaf, şanlı Kur'an hakkı için" (Kaf: 50/1) ve "Şüphe yok ki, bu Kur'an insanları en
doğru yola götürür." (Isra: 17/9) buyurmuştur.
2- "Furkan"
ismi şu ayette gelmiştir. Teala Hazretleri: "Ne
yücedir O Allah ki, bütün alemlere bir uyarıcı olsun diye kulu Muhammed’e bu
Furkan'ı indirmiştir." (Furkan: 25/1) buyurmuştur.
3-
"Tenzil" ismi şu ayette gelmiştir. Teala Hazretleri: "Şüphe yok ki, bu Kur'an alemlerin
Rabbi tarafından Tenzil (indirilmiş) dir. Onu Cibril-i Emin, uyarıcılardan
olasın diye senin kalbine açık Arapça bir dil ile indirmiştir."
(Şuara: 26/192-193) buyurmuştur.
4- "Zikr"
ismi şu ayette gelmiştir. Teala Hazretleri: "Hiç
şüphe yok ki, Zikr'i biz indirdik, muhakkak onu biz koruyacağız."
(Hicr: 15/9) buyurmuştur.
5- "Kitab"
ismi şu ayette gelmiştir. Teala Hazretleri: "Ha,
Mim. (Müteşabihdir. Mânâsını yalnız Allah bilir.) Apaçık olan şu Kitab hakkı
için biz onu mübarek bir gecede (Kadir Gecesinde) indirdik." (Duhan:
44/1-3) buyurmuştur..
Kur'an'ın vasıflarına
gelince, bu konuda da birçok ayetler vardır. Nitekim Allah Azze ve Celle'nin
Hatemü'l-Enbiya'sı için ebedî bir mucize olsun diye indirmiş olduğu şu Kitab
(Kur'an), surelerinin nerdeyse hepsinde parlak ve şanlı vasıflarla övülmüştür.
Biz bu vasıflardan bazılarını zikredeceğiz:
1- "Ey insanlar! Size Rabbinizden bîr burhan
(Muhammed) geldi ve size apaçık bir Nur (Kur'an) indirdik." (Nisa: 4/174)
2- "Biz Kur'an'dan öyle ayetler indiririz ki, bunlar
mü'minler için Şifa ve Rahmettir. Zalimlerin ise ancak zararını artırır." (Isra: 17/82)
3- "De ki; O (Kur'an) iman edenlere bir
hidayet ve şifadır." (Fussilet: 41/44)
4- "Ey insanlar işte size Rabbinizden bir Mev'iza
(öğüt), gönüllerdeki dertlere bir Şifa ve mü'minler için bir Hidayet ve Rahmet
(olan Kur'an) geldi." (Yunus:
10/57)
"Kur'an"
kelimesi "kıraat" kelimesi gibi masdardır. Çünkü "Karae"
kelimesinin masdarı "Kıraat" ve "Kur'an" şekillerinde gelmektedir.
Bu, alimlerden bazılarının görüşüdür. Bu görüşlerine şu ayeti kerîmeyi delil
göstermişlerdir:
"Çünkü onu (Kur'an'ı senin kalbinde) toplamak ve
(Senin dilinde) okutmak bize aittir. Biz onu okuduğumuz vakit sen onun
okunuşunu takip et, sonra onu açıklamak da muhakkak bize aittir." (Kıyamet: 75/17-18)
Bu görüşe göre
"Kur'an" kelimesi "Karae" kelimesinden alınmıştır.
Diğer bazı alimlere
göre "Tevrat" ile "İncil" özel isimler oldukları gibi,
"Kur'an" da bu şanlı kitabın özel ismi olup "Karae" kelimesinden
alınmış değildir. Bu görüş imam Şafii'nin görüşüdür.[1]
[1] Üstaz Mennaü'l-Kattan'ın "Mebahisü'l-Kur'an"
isimli kitabına bak. Muhammed Ali Sâbuni, Kur’ân İlimleri, İnsan Yayınları:
15-17.