Su-i Zan ve Hüsn-i Zan

Sual: Su-i zan nedir? Kur'an-ı kerimde bazı su-i zanların günah olduğu bildiriliyor. Bunlar hangisidir?

online casino

CEVAP

Su-i zan, bir kimseyi kötü zannetmektir. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:

(Ey iman edenler, su-i zan etmekten kendinizi koruyun! Zannetmenin bazısı günahtır.) [Hucurat 12]

Günah olan zan, iyi kimseyi kötü zannetmektir. Günahının affolunmıyacağını sanmak, Allahü teâlâya su-i zan olur. Müslümanı fâsık zannetmek su-i zan olur. Su-i zan haramdır. Haram işleyen kimseyi bilir ve onu sevmezse, su-i zan olmaz, buğd-i fillah olur, sevab olur.

Müslümanın bir ayıbını görünce, ona hüsn-i zan etmeli, teviline çalışmalıdır! Kalbe gelen bir düşünce, su-i zan olmaz. Kalbin o tarafa kayması, meyletmesi su-i zan olur. Hadis-i şerifte, (Su-i zan, yanlış karar vermeye sebep olur) buyuruldu.

Salih veya fâsık olduğu bilinmiyen müslümana hüsn-i zan etmelidir! Hüsn-i zan, su-i zannın tersidir. Bir kimseyi iyi zannetmektir. Hüsn-i zan edileceklerin başında Allahü teâlâ gelir. Hadis-i şerifte, (Allahü teâlâya hüsn-i zan etmek ibâdettir.) buyuruldu. Allahın rahmetinin, affının bol olduğunu bilmelidir. Günahlarımız çok olsa da Allahü teâlânın affedebileceğini düşünmek hüsn-i zan olur. Kur'an-ı kerimde buyuruluyor ki: (Ey günahı çok olan kullarım, Allahın rahmetinden ümidinizi kesmeyin! Allahü teâlâ, bütün günahları affeder. O sonsuz mağfiret ve nihayetsiz merhamet sahibidir.) [Zümer 53]

Elbette bu günahların içinde şirk, küfr yoktur. Ahırette Allahü teâlâ dilerse her günahı affedeceğini fakat şirki, küfrü asla affetmiyeceğini bildiriyor. Dünyada iken şirkten, küfrden tevbe edeni de affeder. İmansız olarak öleni ise asla affetmez.

Müslümanın hüsn-i zannı şöyle olmalıdır: Bir çocuk görünce, bunun günahı yoktur, benim günahım vardır. O hâlde bu çocuk benden daha faziletlidir. Bir yaşlı müslüman görünce, bunun ibâdeti benden daha fazladır, o hâlde benden daha faziletlidir. Bir islâm âlimi görünce, ben cahilim, bu benden ziyade âlimdir, öyle ise, benden daha faziletlidir. Bir cahil görünce, bu bilmeden günah işler. Ama ben bilerek işlerim, öyle ise, bu benden efdaldir. Bir kâfir görünce, olur ki, dünyadan iman ile gider. Benim imanla gidip gitmeyeceğim ise, belli değildir. Şu hâlde, benden daha faziletli olabilir diye düşünmeli! (Ey O. İlm.)

geri    islamahlakı    ileri